67- Hakka Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
Sünen-i Tirmizi: 43 - KUR’ÂN’IN TEFSİRİ KİTABI: 67- Hakka Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
Tarih: 22 Mart 2024 Cuma0 cevap verildi, 1 değerlendirme yapıldı, 3 görüntülendi.
Bu sayfa 22.03.2024 tarihinden itibaren 3 defa görüntülendi.
67- Hakka Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
3638- Abbâs b. Abdulmuttalib (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (ﷺ) ile birlikte Batha'da bir kısım insanlar oturuyordu. Derken üzerlerinden bir bulut geçti onlarda ona baktılar. Bunun üzerine Rasûlüllah (ﷺ), bu bulutun adı nedir biliyor musunuz? diye sordu: “Evet bu buluttur” dediler. Rasûlüllah (ﷺ) de: “Bu müzündür” dedi. Onlar da “müzün” dediler. Rasûlüllah (ﷺ): “O anândır” dedi. Onlar da: “Anândır” dediler. Sonra Rasûlüllah (ﷺ): “Gök ile yer yüzü arasındaki mesafe ne kadardır, biliyor musunuz?” diye sordu. “Hayır vallahi bilmiyoruz” dediler. Rasûlüllah (ﷺ) şöyle buyurdu: “Aralarındaki uzaklık ya yetmiş bir ya yetmiş iki veya yetmiş üç senelik yoldur. Onun üzerindeki gök de böyledir.” Rasûlüllah (ﷺ) böylece yedi göğe kadar saydı sonra şöyle buyurdu: “Yedinci göğün üstünde bir deniz bulunmaktadır, bu denizin altı ile üstü arası iki gök arası kadardır bunun da üzerinde koco koca dağlar vardır ki tepesi ile en alt tarafı bir semâdan diğer semâya kadardır ki mesafe kadardır. Sonra bunların da tepesinde arş vardır. Arşın altı ile üstünün arası bir semâdan bir semâya kadar olan uzaklık kadardır. Allah'ta bunun üstündedir.” (Ebû Dâvûd, Sünnet: 17; İbn Mâce, Mukaddime: 27)
Abd b. Humeyd dedi ki: Yahya b. Main'den şöyle dediğini işittim: Abdurrahman b. Saîd, hac yapmalı ki bu hadis kendisinden işitilmiş olsun.
Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Velid b. Ebû Sevr bu hadisin bir benzerini Simak'den merfu olarak rivâyet etmiştir. Şerik ise bu hadisin bir kısmını merfu olmaksızın mevkuf olarak rivâyet etmektedir. Abdurrahman, İbn Abdullah b. Sa'd er Razî'nin oğludur.
3639- Abdurrahman b. Abdullah b. Sa'd er Razî ed Deştekî (رضي الله عنه)'in babasından şöyle haber vermiştir: Buhara da katıra binmiş siyah sarıklı bir adam gördüm. “Bu sarığı bana Rasûlüllah (ﷺ), giydirdi” diyordu. (Ebû Dâvûd, Libas: 27)