16- Hıcr Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
Sünen-i Tirmizi: 43 - KUR’ÂN’IN TEFSİRİ KİTABI: 16- Hıcr Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
Tarih: 22 Mart 2024 Cuma0 cevap verildi, 2 değerlendirme yapıldı, 4 görüntülendi.
Bu sayfa 22.03.2024 tarihinden itibaren 4 defa görüntülendi.
16- Hıcr Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
3413- İbn Abbâs (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: İnsanların en güzellerinden bir kadın, Peygamber (ﷺ)'in arkasında namaz kılardı. Cemaatten bazısı onu görüp ibadetine zarar gelmemesi için ön safa doğru ilerlerlerdi. Bazıları da geri kalır arka saflarda namaz kılar ve ruku anında koltuk altından bakarlardı. Bunun üzerine Allah Hıcr sûresi 24. ayetini indirdi. (Nesâî, İmame: 17; İbn Mâce, İkamet-üs Salat: 27)
Tirmizî: Cafer b. Süleyman bu hadisi Amr b. Mâlik'den, Ebû'l Cevza'dan benzeri şekilde rivâyet etmiş olup “İbn Abbâs'tan” dememiştir. Birbirine benzeyen bu iki rivâyetten bu sonuncusu Nuh'un rivâyetinden daha sahihtir.
3414- İbn Ömer (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Rasûlüllah (ﷺ) şöyle buyurmuştur: “Cehennemin yedi kapısı vardır. Bunlardan biri ümmetime veya Muhammed ümmetine kılıç çekenler içindir.” (Müsned: 5431)
Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadisi sadece Mâlik b. Miğvel rivâyetiyle bilmekteyiz.
3415- Ebû Hüreyre (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Peygamber (ﷺ) şöyle buyurmuştur: Hıcr sûresi 87. ayetini tefsir ederek, Fatiha sûresinin isimlerini şöylece saymıştır: “Elhamdülillah” Ümmül Kur'ân, Ümmül Kitap, Seb-ul Mesanî.” (Buhârî, Tefsir-ül Kur'ân: 17; Nesâî, İftitah: 27)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
3416- Übey b. Ka'b (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Rasûlüllah (ﷺ) şöyle buyurmuştur: Allah, Tevratta ve İncil'de Fatiha sûresi de denilen Ümmül Kur'ân gibi bir sûre indirmemiştir. O Seb-ul Mesanî'dir. O sûre benimle kulum arasında taksim edilmiştir. Kuluma istediği verilecektir. (Buhârî, Tefsir-ül Kur'ân: 17; Müslim, Salat-ül Müsafirin: 27)
3417- Kuteybe, Abdulaziz b. Muhammed vasıtasıyla Alâ b. Abdurrahman'dan babasından ve Ebû Hüreyre'den “Übey namaz kılarken Peygamber (ﷺ), onun yanına çıkageldi…” diye başlayan bu hadisin manaca bir benzerini bize nakletmiştir.
Tirmizî: Abdulaziz b. Muhammed hadisi daha uzunca ve tamamdır. Bu rivâyet Abdulhamid b. Cafer'in rivâyetinden daha sahihtir. Pek çok kişi bu hadisi Alâ b. Abdurrahman'dan rivâyet etmişlerdir.
3418- Enes b. Mâlik (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Peygamber (ﷺ), “Rabbine andolsun ki, onların hepsine soracağız. Hem de bütün yapıp ettiklerini hesaba katarak.” Hıcr sûresi 92. 93. âyetleri hakkında şöyle buyurdu: Lailahe illallah sözünden. (Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis garib olup sadece Leys b. ebî Süleym'in rivâyetiyle bilmekteyiz. Abdullah b. İdris, Leys b. ebî Süleym'den, Bişr'den, Enes'den merfu olmaksızın bu hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir.
3419- Ebû Saîd el Hudrî (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Rasûlüllah (ﷺ) şöyle buyurmuştur: Mü'min kimsenin anlayış ve keskin zekasından sakınınız. Çünkü O, Allah'ın nuruyla gerçekleri görür dedi ve Hıcr sûresi 75. ayetini okudu: “Şüphesiz bütün bunlarda, işaretlerden anlam çıkarmasını bilen kimseler için, çıkarılacak nice dersler vardır.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis garibtir.
Sadece bu şekliyle bilmekteyiz. Bazı ilim adamları da bu hadisi rivâyet etmişlerdir. Ayette geçen “mütevessimîn” kelimesinin anlamı anlayışlı kimseler olarak tefsir edilmiştir.