88- Umre Yapmak Vâcib Midir Değil Midir? - ٨٨ - باب مَا جَاءَ فِي الْعُمْرَةِ أَوَاجِبَةٌ هِيَ أَمْ لاَ
Sünen-i Tirmizi: 05 - HAC KİTABI: 88- Umre Yapmak Vâcib Midir Değil Midir?
Tarih: 22 Mart 2024 Cuma0 cevap verildi, 1 değerlendirme yapıldı, 4 görüntülendi.
Bu sayfa 22.03.2024 tarihinden itibaren 4 defa görüntülendi.
٩٤٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى الصَّنْعَانِيُّ، حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ عَلِيٍّ، عَنِ الْحَجَّاجِ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ، عَنْ جَابِرٍ، أَنَّ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم سُئِلَ عَنِ الْعُمْرَةِ أَوَاجِبَةٌ هِيَ قَالَ ( لاَ وَأَنْ تَعْتَمِرُوا هُوَ أَفْضَلُ ). قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَهُوَ قَوْلُ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ قَالُوا الْعُمْرَةُ لَيْسَتْ بِوَاجِبَةٍ . وَكَانَ يُقَالُ هُمَا حَجَّانِ الْحَجُّ الأَكْبَرُ يَوْمَ النَّحْرِ وَالْحَجُّ الأَصْغَرُ الْعُمْرَةُ . وَقَالَ الشَّافِعِيُّ الْعُمْرَةُ سُنَّةٌ لاَ نَعْلَمُ أَحَدًا رَخَّصَ فِي تَرْكِهَا وَلَيْسَ فِيهَا شَيْءٌ ثَابِتٌ بِأَنَّهَا تَطَوُّعٌ وَقَدْ رُوِيَ عَنِ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم بِإِسْنَادٍ وَهُوَ ضَعِيفٌ لاَ تَقُومُ بِمِثْلِهِ الْحُجَّةُ وَقَدْ بَلَغَنَا عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ كَانَ يُوجِبُهَا . قَالَ أَبُو عِيسَى كُلُّهُ كَلاَمُ الشَّافِعِيِّ
88- Umre Yapmak Vâcib Midir Değil Midir?
943- Câbir (رضي الله عنه)'den rivâyete göre, Peygamber (ﷺ)'e umre yapmak vâcib midir? Diye soruldu da Rasûlüllah (ﷺ)'de: “Hayır, fakat umre yapmak değerli ve faziletli bir ibadettir” buyurdular. (Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Bazı ilim adamları umre vâcib değildir derler. Hac ve umreye iki hac denirdi. Kurban bayramında yapılana “Haccul Ekber” (Büyük Hac) Umreye de “Haccul Asğar” (Küçük Hac)
Şâfii diyor ki: Umre yapmak Rasûlüllah (ﷺ)'in sünnetlerindendir. Umrenin terk edilebileceğine dair ruhsat veren hiçbir delil bilmiyoruz. Nafile ibadet olduğuna dair sağlam bir rivâyet yoktur. Peygamber (ﷺ)'den nafile ibadet olduğuna dair yapılan rivâyet ise zayıf olup bu tür rivâyetler delil olarak ortaya konulamaz. İbn Abbâs'ın umre yapmayı vâcib gördüğü rivâyeti de bize ulaşmış durumdadır.
Tirmizî: Tüm bu sözler Şâfii'nin sözleridir.